18 Ağustos 2014 Pazartesi

atalarıma teşekkür...

ne çok kötülük var. yo yo kimse de değil, kendimizde. evet! ben, içimdeki kötülükleri fark ediyorum bu aralar. kötü ve bencil duyguların aslında iyi görünen tüm duygularımı sardığını ve yıllarca bu kötü duygulardan arınmış, mümkün olduğunca saf ve masumca yaşadığımı sanarak kendimi kandırdığımı fark ediyorum. evet aslında burada asıl konu "farketmek" farkındalığına sahip olmak. şimdi pek çok arkadaşıma, dostuma ve yahut kardeşlerime filan sorsanız, deseniz ki; sevi'yi nasıl bilirsiniz. büyük bir kısmı iyi insandır der eminim. ( bak burada da yüksek doz ukalalık ve bir kendinden eminlik var mesela -eyvah eyvah- ) çok üzgünüm dostlarım, kardeşlerim. maalesef düşündüğünüz kadar iyi bir insan değilmişim. sadece iyi insan gibi "görünme" çabası içerisinde mevcut bencilliklerini çok iyi kamufle edebilen beceriklinin tekiymişim. 
içime daha döndükçe, etrafıma karşı olan algım farklılaşıyor. insanları yargılama ve eleştirme hakkımı gitgide kendimden alıyorum mesela. çevremde insanlar hata ve kusur işlediklerinde önce dönüp kendime bakmayı öğreniyorum mesela. çünkü diyorum; kötülük bir yansımadır. tıpkı iyilik gibi. 
yani konu şu ki; hep bir görüntünün altına gizlenme güdüsüyle yıllarca gerçek duygularımla yüzleşmemişim. bu gerçek duygular maalesef ki her birimizin içinde var olan kıskançlık, bencillik, ... gibi kötülük barındıran beni insan olma olgusundan uzaklaştıran duygularmış. ha ben şimdi bunun farkına varınca artık bu duygulara sahip olmayacağım mı sanıyorsunuz. tabii ki hayır. tabii ki bu kötü, istemediğimiz duygulara sahip olarak bir süre daha yaşayacağım. bu süre benim bu çirkin duygularımla her yüzleştiğimde biraz daha törpülenerek giderek azalacak. şu an en azından farkındayım ve bu duruma bilincim açık. 
bu bir günah çıkarma yazısı değil. evet bir takım kötü duygulara sahibim, bir süre daha sahip olacağım lakin bilinç düzeyim hiç bir zaman bir canlıya bilerek ve isteyerek zarar verme yanılsamasına düşmedi. zarar vermek istediğim insanlar oldu, ama yapmadım. zihnim bunu yapmamı istemiş olsa da bilincim bunun eyleme dönüşmesini hep engelledi. aslında bu kadar karmaşanın ve hengamenin arasında içsesim kendini hep duyurmaya çalışmış, ben de zaman zaman onu duyabilmişim.  

ondan sebep altyapısı sağlam olan bilincim için, atalarıma teşekkürü bir borç bilirim. 

hepinizi içinize davet eder, kendinizi dinle-n-menizi şiddetle tavsiye ederim. ha bir de sabahları aç karnına elma yemenizi. ;)