26 Kasım 2013 Salı

içinden kadın



















.....
içinden, bir kadın içli, içsiz
içinden, şarkılar, türküler avazı çıktığı kadar
içinden, dertleri, tasaları, sevinçleri, hüzünleri
hep içinden, içli içli ağlamaları,
hiçsiz, kimsesiz haykırışları
içinden.
senin içinden, bunun içinden,
memleket nerenin
taa içinden.
....


S:K: /  içinden kadın /06/02/11

4 Kasım 2013 Pazartesi

kalanları toplamalısın 3-


'Kendimle kendim değilmişim gibi bir takım hallerle konuşuyorum da, manasız ya da saçma bulduğum bir sürü şey yapmış ve halen yapıyor olmak gibi durumlar içerisindeymişim de aslında değilmişim gibi yapıyormuşum da falan falan. Delilik, gel'leri ve git'leri olan bir durum olsa mesela en çok ben gelir giderdim.'
diyordum ve hatta dedim ki cümlelerim askıda, sahipsiz, kimsesiz hissetti kendini.
 
Varlığını kabul gördüğümden bu yana -bu sadece zihnin kabul edişi değildir, dikkatini çekerim- zamansız sancılar içerisinde hissediyorum kendimi. anlatacak o kadar çok şey yaşıyor ve hepsini sana biriktiriyorken, sancılar dayanılmaz haller alabiliyor ara ara. şimdi sen kalkıp bana 2 kelam laf etsen emin ol o an söyleyecek 1 kelam laf bulamam. ondan sebep etmiyorsun. biliyorum.
 
elemden, kederden, yaşanmışlıktan yaş-lı gözlerine bakıp, benim gözlerimi de yaş-landır istiyorum. dizinin dibinde olayım. ama ben olayım istiyorum. ve tabi bunlar anlık istekler oluyor. bir telefon çalıyor, bir muhannet başlıyor ve ben diz dibi kadını olma işini epey erteliyorum. hiç olmayacak olamayacak kadar erteliyorum hem de. ( bu ertelemeli son cümleyi seviyorum ve yerli yersiz kullanmayı da.)
 
şimdi ben bu satırları yazıyorken chet baker "you better go now" dinliyorum ya, sen de bu satırları okurken aynı şeyi dinle istiyorum ve senin en çok sevdiğin şeyi "bencillik" yapıyorum.